ALLAH BENİM (En el Hak)





Mehmet Coral'ın kitabı olan Allah Benim "İçinde Allah'tan başka hiçbir şey kalmayan mistik İslam şehidi Hallac-ı Mansur'un evreni sarsan çığlığının romanı..." olarak tanımlanmış.

Sizin de fark edeceğiniz gibi yıllar geçmiş olmasına rağmen Allah Benim kelimesi müslüman bireylerde bir irkinti yada bir ilgi uyandıran kelimedir. Durup bir kitabı inceleme dürtüsü oluşturduğu aşikardır. En azından kitabı okuduğum süre içerisinde ister inanan olsun isterse de Allah'a inanmayan olsun çevremce bir "nasıl yani?" tepkisi almıştır. Kitabı çok beğendim diyemem. Açıkçası Mehmet Coral'ın daha bir ilgi ve beğeniyle okuduğum kitapları olmuştu (Konstantiniye'nin Yitik Günceleri).

Hallac-ı Mansur'un yaşadığı dönemde olsun günümüzde olsun hala tartışılmakta, kimi çevrecelerce hoşgörü ile karşılanır, anlamaya gidilirken kimi çevrelerce ise kesin ve net bir şekilde kabul edilemez görülmektedir. Kendimi düşününce bu öyle bir ince çizgi ki, günümüzde çıkıp vaizler verip şöyle Müslümanım böyle dinime bağlıyım diyenlerin sonunu görünce Hallc-ı Mansur günümüzde çıkıp gelse "işte bir şuursuz daha" derdim kesin diye düşünüyorum. Böylesine güvenimiz tüketilmişken... Ama yine de O'nun gibi düşünmediğim yerler yok değil yani Hacca gidip kabe etrafında turlamak, şeytanı taşlamak, bi taşa yüz sürmek, vs... Bir anlamda bunlar maneviyatı kaybetmek değil mi?








Ondan yıllar sonra yaşayıp, hoşgörüsü ile kucaklayan Mevlana aşkın gücünü ve etkisini bildiğinden olsa gerek Hallac-ı Mansur'u belki de en iyi anlayabilenden birisidir.

"En el Hak, sözünü sen söylemedin. 'O'nun şarabının esintisi söyledi, A koca Mansur. Hal böyle iken neden darağacındasın?" Mevlana / Divan-ı Kebir.



"...Allah, Hakk'ın ta kendisidir." Kuran / Hac suresi / 6.ayet



"Dikkat et!
Eymen vadisinde bir ağaç ansızın, 'Ben Allahım' diyebilmiştir.
Peki, 'Ben Allahım' sözü bir ağaçtan çıkınca makul görülüyor da, bir yüce benlikten çıkınca neden görülmüyor?
Neden? Niçin?...
Çünkü, bağlarından kurtulmuş bir benliğin sesi sedası, 'En el Hak'dan başka bir şey olamaz..." Molla Cami / Şebusteri



2 yorum:

Faruk Özcan dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Faruk Özcan dedi ki...

Dinin elbette rituelleri olacak ancak onemli olan bunlara o aski ve duyguyu yuklemek. Yoksa ihlasla yani Allahi gorur gibi kilamadiktan sonra, namaz kultur fizik hareketi gibi olur. Allah maun suresinde: İşte (şu) namaz kılanların vay haline,

Ki onlar, namazlarında yanılgıdadırlar,

Gösteriş yapmaktadırlar,
diyor. Hallac dini vecibelerin zorunluluk degil insanin ihtiyaci oldugunu o yolda canini vererek gostermis zaten. Olum O insanlara tatli gelir. Cunku olerek sevdiklerine kavusurlar.

"Hallac hapisteyken birisi gelip ask nedir diye sormus ona.
O da:
Askin ne oldugunu bugun yarin ve obur gun anlayacaksin der.
Hallaci o gun asmislar.
Ertesi gun yakmislar.
Obur gun de kullerini savurmuslar."

Allah, aski O'nun gibi hissetmeyi sinelerimze tattirsin.